Karabatak Kime Denir? Derinlere Dalıp Yüzeye Dönenlerin Hikâyesi
“Bazı insanlar vardır… Kaybolurlar. Günlerce, haftalarca görünmezler. Sonra bir sabah sanki hiçbir şey olmamış gibi ortaya çıkarlar.” İşte biz onlara “karabatak” deriz. Ama bu kelime sadece bir kuşu ya da bir deyimi anlatmaz; aynı zamanda bir insan hâlini, bir yaşam tarzını, bir iç dünyayı temsil eder. Bugün sana bir hikâye anlatacağım. Belki kendini bir yerinde bulursun, belki de yıllardır merak ettiğin birini anlamaya başlarsın.
Derinlere Dalıp Sessiz Kalanlar: Karabatak İnsanlar
Bir kasaba düşün… Küçük, sade, sessiz. İşte o kasabada yaşayan iki dost var: Emir ve Elif. Emir çözüm odaklı, planlı ve stratejik bir adam. Bir sorunla karşılaştığında hemen çözüm üretmeye çalışan, duygulara çok yer vermeyen bir karakter. Elif ise tam tersi… İnsanların duygularını anlayan, onların hislerini hisseden, empatik ve ilişkisel bir ruh taşıyor. Hayata bakışları farklı olsa da yolları hep kesişiyor.
Emir bazen ortadan kaybolur. Haftalarca haber alınamaz ondan. Bir gün ofisteki masası boş, ertesi gün telefonları kapalı. Elif başta çok kızardı: “İnsan bir mesaj atar, bir ‘iyiyim’ der.” Ama sonra anlamaya başladı. Emir bir karabataktı. Bazen derinlere dalması gerekiyordu. Kendi iç dünyasında çözmesi gereken şeyler vardı. Yüzeye çıkmadan önce karanlık suların içinde kendisiyle savaşmalıydı.
Karabatak Olmak: Bir Kaçış Değil, Bir Yeniden Doğuş
İnsanlara göre Emir’in davranışları kaçıştı. “İlgisiz, duyarsız” dediler. Ama aslında o sadece nefes almak için derine dalıyordu. Tıpkı gerçek karabatak kuşu gibi… Bu kuşlar avlarını yakalamak için suyun altına dalar, uzun süre görünmez olurlar ve sonra bir anda yüzeye çıkarlar. İnsanların gözünde kaybolmuş gibi görünseler de aslında hayatta kalmak için gerekeni yapıyorlardır.
Elif de bunu fark etti. Onun empatik yaklaşımı, Emir’in sessizliğini anlamasını sağladı. “Belki de bazı insanlar için görünmemek, görünmekten daha çok şey anlatır” dedi kendi kendine. Ve Emir’in yokluğunda ona kızmak yerine, o dalışın bir anlamı olduğunu kabul etti.
Karabatak Kime Denir? Sadece Kaybolanlara Değil…
“Karabatak kime denir?” sorusunun cevabı aslında çok daha derindir. Evet, kelime olarak karabatak; suya dalıp uzun süre su altında kalan, sonra yüzeye çıkan bir kuş türüdür. Günlük dilde ise aniden ortadan kaybolan, sonra da hiçbir şey olmamış gibi ortaya çıkan insanlar için kullanılır. Ama bu tanım eksik kalır. Çünkü karabatak olmak sadece kaybolmak değil; kendini yenilemek, anlam aramak ve yeniden doğmaktır.
Karabatak bazen kırılmış bir kalbin sahibi olur, bazen hayattan yorulmuş bir savaşçı. Bazen her şeyden uzaklaşmak isteyen bir baba, bazen kendi yolunu bulmaya çalışan bir gençtir. Ve çoğu zaman onların dalışları başkaları için değil, kendileri içindir.
Erkeklerin Stratejisi, Kadınların Sezgisi
Emir gibi stratejik insanlar için “karabataklaşmak” bir planın parçasıdır. Geri çekilir, analiz eder, toparlar ve daha güçlü döner. Elif gibi empatik insanlar içinse bu süreç bir sezgi meselesidir. Karabatak olduğunda bile ilişkisini koparmaz, uzaktan da olsa bağ kurar. Biri sessizliği bir silah gibi kullanır, diğeri ise bir köprü gibi. İkisi de haklıdır çünkü karabatak olmak tek bir biçimde yaşanmaz; her insanın dalışı kendine özgüdür.
Belki de Hepimiz Birer Karabatakız
Dürüst olalım… Hepimiz zaman zaman karabatak olmadık mı? Günlük hayattan, insanlardan, sorumluluklardan kaçıp kendi içimize dalmadık mı? Belki mesajlara cevap vermedik, belki kimseyle görüşmedik. Ama sonra döndük, yeniden yüzeye çıktık. Daha güçlü, daha bilinçli, daha “biz” olarak.
İşte karabatak olmak tam olarak budur: kaybolmak için değil, yeniden bulunmak için gitmektir. Ve belki de bu yüzden karabataklara kızmak yerine anlamaya çalışmalıyız. Çünkü onların sessizliği, bazen kelimelerden çok daha yüksek sesle konuşur.
Peki Sen Hiç Karabatak Oldun mu?
Şimdi dürüstçe düşün… Hiç kimsenin seni anlamadığı bir anda, her şeyden uzaklaşıp derinlere daldığın oldu mu? Olduysa, sen de bir karabataksın. Ve bu kötü bir şey değil. Çünkü bazen suyun altında bulduğumuz şey, yüzeyde aradığımız her şeyden daha değerlidir.
Yorumlara yaz: Senin “dalış” hikâyen neydi? Belki bir gün, hep birlikte suyun altındaki o sessiz dünyayı daha iyi anlamayı başarırız. 🐦🌊